katliam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
katliam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Qamışlo'da İnsanlık ölüyor.

Ne desem, nasıl yazsam bilmiyorum..

Manzara çok net değil mi?

Çok açık değil mi vahşetin fotoğrafı?


Düşünüyorum, düşünmek zorundayım, kendime pay çıkarmalıyım, suça iştirakimi anlamalıyım, anlatmalıyım. Konuştuğum için, karşı çıktığım için, gördüğüm için, ağladığım için masum değilim, olamam-olmamalıyım.
Çok değil, fırından aldığım ekmek kadar yakın mı acaba cinayeti fonlamam? Katliamı oluşturan bomba da acaba, benim ödediğim vergiden alınmış zerre kadar barut var mı? Cinayeti işleyen, katliamı sağlayan ruhu yok edilmiş vahşet makinası acaba, benim ülkemdeki açtıkları koridorlardan mı geçti oraya? Benim ödediğim vergilerle, benim ülkemde güvenliği sağlayan kaç personel uyuyordu o geçerken?

Peki ya o giden tırlar?
Peki onların içinden giden bir şeyi mi kullanmışlardı?
Biz yeteri kadar ses mi çıkarmamıştık, anlatamamışmıydık yeteri kadar?

Ne desem, nasıl yazsam bilmiyorum..

Bir soru sormak geliyor içimden,
Acaba diyorum; sırf Kürtlere mi kapanmış vicdanımız, onları mı işitmez kulağımız? Kalbimiz de onlar için hiç mi yer kalmamış?

Çocuklar ölüyor efendiler, çocuklar!
Bombalarla harabelerin altında, toz yuta yuta..
Kendi kanında boğularak, ağlamaya dahi fırsat bulamadan!

Oturmuş, hayatın olağan akışı devam ediyormuşçasına deli saçması tiyatrolarınızla boğuyorsunuz gündemi!

Ben sizden sorumluyum,
hesap sormakla sorumluyum!

Qamışlo‬'ya  neden kapalı gözleriniz, açsanız patlayan bombadaki varlığınızı göreceğiniz için mi korkuyorsunuz?

Share:

Gelecek Yıl, Yağacak Kar.

İstanbul'a kar geldiği haber verildi, romantik bir coşku akı verdi sosyal medyaya. Sıka sıka kırılacak diş de kalmadı artık, artık çene kemiğimiz acıyor, çene kemiğimiz kırılacak az kaldı artık. Kendimizi bir tek kamuoyunun vicdanına değil, kendi çevremize dahi ifade edemiyoruz. Biraz konuştuğumuzda yüzü düşüp, bize küsen müstakbel dostlarımız "yas mı tutalım" diyorlar, arkadaşlar; biraz zahmet olacak ama evet, yas tutun. Farkında mısınız? Nasıl bir ateş çemberindeyiz, Roboski, Gezi, Reyhanlı, Suruç, Ankara derken; bir katliamlar silsilesi geldi geçti, bu ülkede o katliamların failleri hariç her insanın hayatının bir kıyısına; katledilmiş insanları yara olarak bıraktı. Meydanlarda bir araya gelip, kardeşliği, barışı bağırmamız ölüm korkusuyla mahkum edildi, sadece Can Dündar ve diğer tutsak gazeteciler değil, onlarla birlikte her birimizin gerçekleri konuşma hürriyeti zindanlara tıkıldı. Sadece HDP Belediye Eşbaşkanları değil, onlara kentimizi yönetmeleri için verdiğimiz vekaletle, her birimizin iradesine darbe yapıldı. Sadece Selahattin Demirtaş değil, bir yanlışa karşı duymanın bedeli olarak tüm muhalefet hain ilan edildi. Sadece Taybet ana değil, ayağının altında dünyanın tüm analarıyla paylaştığı cennet parçasına zulüm edildi. Sadece Miray bebek öldürülmedi, onun o zavallı bedeni üzerinden her birimizin geleceğine kan sıçradı. Loren Elva, Türkiye'nin batısından doğusuna kardeşlik taşıyan arkadaşlarımın katledildiği Suruç'ta yalnızca "iyi değilim, iyi olmayacağım" demedi, "iyi olmayın" da dedi. Şimdi yılbaşı geliyormuş, kar yağacakmış ya! Allah belasını versin gelen yılın, yağan karın! Anladım, yas tutmaya niyetiniz yokta, el insaf yahu; kentlere tanklarla, toplarla orduların girdiği şu günlerde, evladını, anasını, kardeşini yitirenlerin acısına saygı duyun, evlerini terk etmek zorunda kalan, kendi ülkesinde sığınmacıya dönüşen şu insanların acısına saygı duyun da, yağacak karı da, gelecek yılı da gözümüze batırmadan kutlayın isterseniz!
Share:

Çerkesçe

Translate

Çerkesler

Çerkesya

Çerkesya ya da Çerkezistan (Çerkesçe: Адыгэ Хэку,[1] Rusça: Черке́сия, Gürcüce: ჩერქეზეთი, Arapça: شيركاسيا[2]), Kuzey Kafkasya ve Karadenizin kuzeydoğu kıyısında yer alan bir bölge ve tarihsel bir ülkedir. Bu Çerkes halkının vatanıdır.

Etiketler