İşte Fırsat, Haydi Çerkeslik Yapalım (Jıneps Ocak 2015)

Şartlar iyi değil, ama alışığız biz bu şartlara. Daha kötü şartlarda da bir arada olma
iradesini gösterebildiğimiz bir tarihe sahibiz ve tarihin bize miras bıraktığı tecrübeyle
bu şartları aşabiliriz. Aşmak zorundayız da biraz. Tükenecek çok şeyimiz kalmadı,
bu noktadan sonra artık ya "iradesini ortaya koyabilen bir HALK" ya da "kopan
gürültülerin sancısında yiten bir HALK" olacağız. Bu kötü şartların, oluşabilecek
en iyi atmosferlerinden biri gelişiyor. Örgüt temsilcileri, farklılıklarından ziyade
ortaklıklarından bahsedip, neden bir araya gelmemiz gerektiğini seslendiriyorlar.
Doğru söylüyorlar, çünkü artık "yok olmak" bir hikayeden daha yakın, çünkü artık
yok oluşun fiziği gözümüzü kaçıramayacağımız kadar yakınımızda. Burnumuzun
dibinde. Bunu göremeyenlerin ortak yönü, kendi tarihinden kopuk olmalarından
başka nasıl izah edilir? Bireyin yaşamdan beklentileri ve toplumu için özel endişe ve
arzuları olsa-da, toplumu kendini yok eden bir krizin içindeyken bireysel algılarıyla
hareket ederek bu krizi derinleştirmenin başka nasıl bir izahı olacaktır. Bu krizi
her zamankinden daha fazla dikkate almalıyız ve her zamankinden daha fazla
ödün vermeliyiz kendimizden, vermeliyiz ki; bu kriz bizi bitirmesin, biz bu krizi
bitirelim. Şimdi toplumu adına endişe duyduğunu beyan eden, bunun için örgütlenen,
düşünen, çabalayan her insanımızın görevi, toplumu bir araya getirecek fedakarlığı
kendinden, örgütünden, çevresinden başlayarak topluma nüfuz ettirmektir. Bunu
bir şekilde reddetmek, bugün olgunlaşan büyük bir fırsatı deperek yarın iliğimize
kadar dayanan krizde pay sahibi olmak olabilir. Bu sorumluluk iyice düşünülerek
hareket edilmelidir. Kriz ne kadar derine nüfuz ederse etsin, yarın o krizi hisseden
her Çerkes bireyi, bugün yapılan yanlışın hesabını, bu krizin derinleşmesinde pay
sahibi olacak herkese tek tek soracaktır. Dilimiz, kültürümüz ve bilincimiz yitse
bile, tarihimiz kalacaktır nihayetinde. Tarihte krizin sorumlularını arayan ve hesap
soracak olan nesillerde çıkacaktır. Bu zamandan sonra hiçbir şey, bir bilinmez
olarak asla kalmayacaktır. Tüm bunları düşünmek "dün" "bugüne" ve "yarına" karşı
sorumlu olmak anlamını taşır. Bizler, bugün dünden gelen müştereklerimiz etrafında,
bireysel farklılıklarımızı bir kenara koyarak bugünleri oluşturabilirsek, yarınlar için
yükselen bir umudun başlangıcı olabiliriz. Bugün, bunu yapmamız için tüm şartlar
ortadadır. Buna engel olacak tek şey, bu şartlara uygun davranmamak, bireysel
farklılıklarımızı toplumsal uzlaşmamız önünde engel tutmaktan başka hiçbir şey
değildir. O halde sesleniyorum; daha fazla tükenecek bir şeyi kalmayan halkımız için
üretin! birlikteliğimizin, irademizin şartları üretin ey Çerkes halkının aydınları. Bu
artık hepimizin boynunda, yarına ödememiz gereken bir borçtur!

Bu yazı, Jıneps Gazetesi'nin Ocak 2015 sayısında 12nci sayfada yayınlanmıştır.
Share:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Çerkesçe

Translate

Çerkesler

Çerkesya

Çerkesya ya da Çerkezistan (Çerkesçe: Адыгэ Хэку,[1] Rusça: Черке́сия, Gürcüce: ჩერქეზეთი, Arapça: شيركاسيا[2]), Kuzey Kafkasya ve Karadenizin kuzeydoğu kıyısında yer alan bir bölge ve tarihsel bir ülkedir. Bu Çerkes halkının vatanıdır.

Etiketler