1 Mayıs'ın anısına; "evimizin görünmez işçileri: KADINLAR"


1 Mayıs, benim ve benim gibi düşünen hiç kimse için hiçbir zaman bayram olmadı, o; yenmiş hakkına itiraz eden, emeği uğrunda mücadele yürüten işçilerin onurlu tarihinin belki de bilinen bir başlangıcıydı. Fekku Ragabe diye bağıran El-Muhtare'li Kölelerin 863 yılında denediklerini Çerkesler, El-Muhtare'li Zenclerden tam 933 yıl sonra (1796) da deniyorlardı. Bzıyiko Irmağı kıyılarında ölen 400 Abzah-Şapsığ köylüsünün kanı ve Çipako Ahmed'in vaadettiği eşitlik hiç unutulmadı..  Dünya işçileri ise Zenc'lerden tam 1003 yıl sonra, Çerkeslerden ise 70 yıl sonra (1866) Haymarket'te bağırıyorlardı. "Kölelere Özgürlük" diyorlardı. Çünkü Haymarket olayları yaşanmadan önce, işçiler modern çağın ilk köleleriydi ve ne yazık ki son olmayacaklardı. El-Muhtare ve Bzıyiko zamanın ilkel kapitalizmine direnemedi ve tarihten bile  silindi fakat Haymarket ne tarihten silindi ne de silinmesine izin verilecek. Bugün, köle şartları iyileşmiş modern çağın yaşayan kölelerine; her fırsatta köleliklerini hafifleten bu onurlu tarihi hatırlacağız.  Eşitlik için mücadele yürüten sınıf tarihimizin üzerinde, hiçbir şeyden habersiz bayram kutlamanıza asla izin vermeyeceğiz. Bizim bayramımız, dünya üzerinde emeğiyle sefil kalan son işçinin de hakkını alacağı o "son savaştan" sonradır. İşte 1 Mayıs, tam da o gün; tarihine yakışır biçimde "kutlamaya" dönüşecektir. Bugün ise, o bayramdan çok uzağız.. Emeğiyle sefil olurken, hakkını istemeye ürken ve hakkını isteyenden "burjuvaziden" bile daha fazla nefret eden işçilerin çoğunlukta olduğu şu zamanlar da - gününün çoğunu patronunu zenginleştirmek için, ailesinden, dostlarından, hayatından vererek kullanıp, işçi düşmanlığı yapan işçilerin çoğunlukta olduğu şu zamanlarda, ölen yüzlerce-binlerce işçinin hemen unutulduğu, yeni ölümcül şartların hemen yaratıldığı şu zamanlarda; Bayramın uzağında, isyanın beşiğindeyiz ve bu beşikten, hep görmezden gelinen "EVİMİZİN GÖRÜNMEZ İŞÇİLERİNİ" hatırlatıyor, onları selamlıyor ve mücadeleye çağırıyoruz.

1 MAYISIN ANISINA; "EVİMİZİN GÖRÜNMEYEN İŞÇİLERİ" KADINLAR...

Tarla sürmek, duvar örmek, makine yapmak, elektrik ve su tesisatı kurmak zor işlerdir ancak! hiçbir iş, bu işlerden dönen, parasıyla evinin otoritesine dönüşmüş, bazen polisten daha saldırgan, bazen patrondan daha küfürbaz birinin her türlü açlığını gidermek kadar zor değildir. Hiçbir iş, kötü zamanlarda iyi insan yetiştirmek kadar zor değildir. Hiçbir iş, karşılık beklemeden çalışmaktan zor değildir ve bugün tüm bu zor ötesi işler, erkek egemen dünyası tarafından kadının omuzlarına yığılmıştır ve hepimizin evinde; sağlık güvencesi olmadan, ücretsiz ve sürekli çalışan kadın işçiler bulunmaktadır. Bu işçiler kimi zaman anne, kimi zaman kardeş, kimi zaman da eştir. İlkel zamanlarda efendilerin, kölelere reva gördüğü bu yaşam.. bugün erkeklerin kadına reva gördükleri yaşama çok benzer. Hiçbir karşılık verilmeksizin, tüm işgücü, tüm zamanı, tüm hayatı, tüm hayatı boyunca ve her an, sürekli, hiç durmaksızın "evimizin içinde" gözümüzün önünde çalışırlar.

ve 1 mayıs, en çok da.. işte bu şartlara karşı çıkan işçilerin isyanıdır ve mücadelesidir ve kadınlar, bu çağın 1 mayısı için, isyanın beşiği olmalılardır.

Share:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Çerkesçe

Translate

Çerkesler

Çerkesya

Çerkesya ya da Çerkezistan (Çerkesçe: Адыгэ Хэку,[1] Rusça: Черке́сия, Gürcüce: ჩერქეზეთი, Arapça: شيركاسيا[2]), Kuzey Kafkasya ve Karadenizin kuzeydoğu kıyısında yer alan bir bölge ve tarihsel bir ülkedir. Bu Çerkes halkının vatanıdır.

Etiketler